Türkiye’nin bu gelişmeden rahatsız olmasının iki nedeni var. 1982 BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin 123. maddesi, kapalı ya da yarı kapalı denizlerde kıyıdaş devletler arasında çevre konuları dahil iş birliğini öngörüyor. Yunanistan, bu konuda Türkiye ile bir istişare yapmıyor ve iş birliği içinde bulunmuyor. İkincisi, Ege Denizi’nde egemenliği açık olarak Yunanistan’a bırakılmayan birçok adacık ve coğrafi formasyon bulunuyor. Bu tartışmalı coğrafi formasyonlardan bazıları Türkiye’nin Ege Denizi sahillerine çok yakın. Uluslararası hukuktaki ada tanımı kapsamında olan bu kayalıkların her birinin kara suları da bulunuyor. Adalar üzerindeki egemenlik tartışması, aynı zamanda bu adacıkların etrafındaki kara sularının kime ait olduğu sorununu da beraberinde getiriyor. Kara suları sorunu henüz çözülmemiş olduğu bir ortamda Yunanistan’ın deniz parkı ilan etme girişimi, Türkiye açısından bir hak ihlali girişimi olarak görülüyor.
Related Posts
Emre Belözoğlu’nun imdadına yetişen Rizesporlu oyuncuyu açıkladı. Volkan Aliakar yazdı
Son dönemde Süper Lig’deki en keyifli maçlardan birini izledik.Bir tarafta Lig dördüncülüğü hedefini kovalayan Çaykur Rizespor diğer tarafta alt sıralardan kurtulma mücadelesi veren Ankaragücü vardı.Başlama düdüğüyle birlikte Rize fırtınası esmeye …
Diyarbakır’da Tarihi Eser Kaçakçıları Yakalandı
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde yapılan operasyonda, Bizans, Asur ve Roma dönemlerine ait 57 adet sikke ele geçirildi. 2 şüpheli tarihi eser kaçakçılığı suçundan adli işlemlere tabi tutuldu.
Psikiyatrist destekli uyuşturucu ticareti iddiası: 35 kişi tutuklandı
Konya’da polisin bir psikiyatri uzmanının özel kliniğinde para karşılığı uyuşturucu özelliği taşıyan hap reçete ettiği bilgisi üzerine başlatılan soruşturma kapsamında 35 kişi tutuklandı.