ABD’nin asılsız kitle imha silahı iddialarıyla gerekçelendirdiği Irak’ı işgalinin üzerinden geçen 20 yılda ülkede etnik ve mezhepsel gerilimlerin yanı sıra terör faaliyetleri artarken, işgale yol açan yetki yasası kaldırılmak üzere ABD Kongresi’nde görüşülüyor.
ABD, 20 Mart 2003’te Irak’ı işgal etti ve Saddam Hüseyin rejiminin devrilmesine kadar gidecek süreci başlattı. ABD ile İngiltere’nin başını çektiği ve “Irak Özgürlük Operasyonu” olarak adlandırılan işgal sürecinde en tartışmalı konu, ABD yönetiminin işgale gerekçe olarak Saddam Hüseyin’in kitle imha silahları geliştirdiği ve bunu terör örgütleriyle paylaşabileceğini ileri sürmesiydi.
Dönemin ABD Başkanı George W. Bush, 2002’de Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, Irak’ın kitle imha silahlarına sahip olduğunu ve bu silahları terörist gruplara vermekle tehdit ettiğini öne sürdü. Savaşa gerekçe gösterilen bu iddia, işgalin ilk yılı boyunca tartışıldı ancak Saddam rejimi devrildikten sonra, ülkede kitle imha silahlarına yönelik kanıtlar bir türlü ortaya çıkmadı.
KİTLE İMHA SİLAHI İDDİASI ASILSIZ ÇIKTI
ABD Senatosu İstihbarat Komitesi, bir yıl sonra 2004’te Irak’ta kitle imha silahları iddialarının yanlış olduğunu kabul etti. Ancak bu açıklama kamuoyunda yeterince yankı bulmadı ve ABD’nin Irak’a müdahale etmesine yol açan gerekçelerden biri olarak kalmaya devam etti.

Eski Irak lideri Saddam Hüseyin, 30 Aralık 2006 tarihinde idam edildi.
Irak’ta kurulan bir komisyon, 2005’te Irak’ın kitle imha silahları olmadığı sonucuna vardı.
Dünyayı bu asılsız bilgiyle yanıltan Bush ise ancak 2011’de kitle imha silahları iddialarının doğru olmadığını kabul etti.
Irak işgali beklenenden hızlı gerçekleşti ve Bağdat kısa sürede düştü ancak işgal sonrasında Irak’ta direnişçilerle ABD güçleri arasında şiddetli çatışmalar yaşandı, ülkede siyasi ve etnik gerilim arttı.
Brown Üniversitesi’nin BM için yaptığı çalışmada, işgalde sivil kayıplarının 275 bin ila 306 bin civarında olduğu ifade ediliyor ancak resmi olmayan rakamlara göre savaşta hayatını kaybeden sivil sayısının 500 bine yakın olduğu tahmin ediliyor.
ABD’nin savaşta 4 bin 431 askeri öldü, 31 bin 994 askeri yaralandı. Amerikan ordusunun 8 yıllık aktif savaşının hazineye maliyetinin 1,5 trilyon dolardan fazla olduğu belirtiliyor.
ABD, 2017 Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi ile 2018 Ulusal Savunma Strateji Belgelerinde, terörle mücadelenin artık bir öncelik olmadığı, Washington için Çin ve Rusya ile “büyük güç” rekabetinin daha öncelikli olduğu vurgulandı.
BU HAFTA GÖRÜŞÜLECEK
Ancak ABD halen Irak’ta IŞİD ile mücadele kapsamında münferit operasyonlar düzenliyor, Irak ordusuna taktiksel destek ve eğitim veriyor. Biden yönetimi de Obama ve Trump yönetimleri gibi 2002’de Bush’a Irak’ı işgal imkanı veren “Askeri Güç Kullanma Yetki (AUMF)” yasasını Irak ve Suriye’deki askeri faaliyetlerine yasal dayanak olarak kullanıyor.

Irak işgaline yön veren iki isim: Eski ABD Başkanı George W. Bush ve Başkan Yardımcısı Dick Cheney
Bu yasa Amerikan kamuoyunda Orta Doğu’da sonu gelmeyen savaşların müsebbibi olarak görülüyor ve kaldırılması yıllardır Kongrede tartışılıyor. 16 Mart 2023’te ilgili yasanın ABD başkanına verdiği yetkiyi geri alan bir tasarı Senato Genel Kuruluna getirildi.
Tasarı ön oylamada 27’ye karşı 68 oyla kabul edildi ve tasarının Senatoda bu hafta nihai oylaması yapılacak.
Senato Dış İlişkiler Komitesi, son üç yılda iki kez yetkinin feshedilmesi için oy kullandı. Yetkinin yürürlükten kaldırılması için Temsilciler Meclisi ve Başkan Joe Biden’ın da onayından geçmesi gerekiyor.
Tasarıyı destekleyenler, 2002 yılında alınan kararın artık geçerli olmadığını ve ABD’nin Irak’taki askeri varlığının sona ermesi gerektiğini savunuyor. Ancak ABD’nin askeri desteği olmadan Irak ordusunun ülke güvenliğini sağlayıp sağlayamayacağı halen tartışma konusu. (AA)